Bilindiği üzere sosyal medyada sosyal içerik üreticilerinin elde ettikleri kazançların tamamı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazançlara ilişkin hükümleri çerçevesinde vergiye tabi tutulmaktayken 26.10.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7338 Sayılı Kanun’un 2’nci maddesi ile 193 sayılı gelir Vergisi Kanunu’na eklenen mükerrer 20/B maddeyle, sosyal medya üzerinden paylaşım yapan sosyal içerik üreticilerinin elde ettikleri kazançlar ile mobil cihazlarda uygulama geliştirenlerin bu uygulamalardan 01/01/2022 tarihinden itibaren elde ettikleri kazançları GVK’nin 103’üncü madde yer alan tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2022 yılı için 880.000 TL) aşmamak kaydıyla istisna kapsamına alınmıştır.
Nitekim 26.10.2021 tarih ve 31640 sayılı Resmi Gazete’de 7338 Sayılı Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2’nci maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na mükerrer 20’nci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Sosyal içerik üreticiliği ile mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliğinde kazanç istisnası:
MÜKERRER MADDE 20/B – Internet ortamındaki sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden metin, görüntü, ses, video gibi içerikler paylaşan sosyal içerik üreticilerinin bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar ile akıllı telefon veya tablet gibi mobil cihazlar için uygulama geliştirenlerin elektronik uygulama paylaşım ve satış platformları üzerinden elde ettikleri kazançlar gelir vergisinden müstesnadır.
Bu istisnadan faydalanılabilmesi için Türkiye ’de kurulu bankalarda bir hesap açılması ve bu faaliyetlere ilişkin tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi şarttır.
Bankalar, bu kapsamda açılan hesaplara aktarılan hasılat tutarı üzerinden, aktarım tarihi itibarıyla %15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapmak ve Kanunun 98 ve 119 uncu maddelerindeki esaslar çerçevesinde beyan edip ödemekle yükümlüdür. Bu tutar üzerinden 94 üncü madde kapsamında ayrıca tevkifat yapılmaz.
Mükelleflerin birinci fıkra kapsamı dışında başka faaliyetlerinden kaynaklanan kazanç ya da iratlarının bulunması istisnadan faydalanmalarına engel değildir.
Birinci fıkra kapsamındaki kazançları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşanlar ile faaliyete ilişkin tüm gelirlerini ikinci fıkrada belirtilen şartlara göre tahsil etmeyenler bu istisnadan faydalanamazlar. Bu durumda olanların, 94 üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında tevkifat yapma yükümlülüğü yoktur.
İstisnaya ilişkin şartların taşınmadığının tespit edilmesi halinde eksik tahakkuk etmiş olan vergi, vergi ziyaı cezası kesilmek suretiyle gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur.
Cumhurbaşkanı, bu maddede yer alan tevkifat oranını her bir faaliyet türü için ayrı ayrı sıfıra kadar indirmeye, bir katına kadar artırmak suretiyle yeniden tespit etmeye; Hazine ve Maliye Bakanlığı, maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
Yapılan düzenleme ile birlikte 01.01.2022 tarihinden itibaren sosyal içerik üreticiliği ile
mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliğine yönelik faaliyetlerden elde edilen kazançlar
istisna kapsamına alınmıştır.
İstisnadan Kimler Faydalanabilecek
İstisnadan, internet ortamındaki sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden metin, görüntü, ses, video gibi içerikler paylaşan sosyal içerik üreticisi gerçek kişiler ile akıllı telefon veya tablet gibi mobil cihazlar için uygulama geliştiren gerçek kişiler yararlanabilecektir.
Söz konusu istisna uygulamasında mükelleflerin tam veya dar mükellef olmalarının bir önemi bulunmamaktadır.
İstisnadan Faydalanma Şartları
İstisnadan yararlanabilmek için madde kapsamındaki faaliyetlerde bulunan kişilerin bu faaliyetleri sonucu elde edecekleri tüm hasılatı tahsil etmelerini teminen Türkiye’de Kurulu bankalarda hesap açmaları şarttır.
Bu kapsamda, istisnadan faydalanmak isteyen mükelleflerin ikametgâhlarının bulunduğu yerdeki tarha yetkili vergi dairesine başvurarak istisna kapsamındaki faaliyetine ilişkin olarak ilgili vergi dairelerinden Tebliğe ekli Ek-1’de yer alan “193 Sayılı Kanunun Mükerrer 20/B Maddesi Uygulamasına İlişkin İstisna Belgesizdi (İstisna Belgesi) almaları gerekmektedir. Başvuruda bulunanların istisna kapsamına giren faaliyetleriyle ilgili olarak;
– Başvuru öncesinde ticari kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyetlerinin bulunması halinde, vergi dairelerince mükelleflerin kayıtlı faaliyetlerinin istisna kapsamına giren faaliyetlere uygun olup olmadığı kontrol edilecek, vergi dairelerine kayıtlı bu faaliyetlerin mezkûr madde hükmüne göre istisna edilen faaliyetler arasında olduğunun tespitini veya uygun faaliyet kodunun tesisini müteakip başvuru sahiplerine istisna belgeleri verilecektir.
– Başvuru öncesinde ticari kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyetlerinin bulunmaması halinde ise istisna kapsamına giren faaliyetlerle ilgili mükellefiyet tesisinin ardından istisna belgeleri alınabilecektir.
Vergi dairelerinden temin edilen istisna belgeleri, madde kapsamında istisna edilen faaliyetlerle ilgili hasılatın tahsil edileceği banka hesaplarının açılışında kullanılacaktır. Mükelleflerin bankalardaki mevcut hesapları da istisna belgesinin ilgili bankaya ibrazı suretiyle, münhasıran bu faaliyetlere ilişkin hasılatın tahsili amacıyla kullanılabilecektir.
İstisnadan yararlanabilmek için istisna kapsamındaki faaliyetlerden elde edilen hasılat toplamının Gelir Vergisi Kanunu’nun 103’üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2022 yılı için 880.000 TL) aşmaması şarttır. İstisna uygulamasında söz konusu tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarın aşılıp aşılmadığı, takvim yılı sonu itibarıyla her bir yıl için ayrı ayrı değerlendirilecektir.
İstisna şartlarını haiz mükelleflerin, istisna kapsamındaki faaliyetleri nedeniyle elde ettikleri kazançlar için yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmeyecek, diğer gelirleri nedeniyle beyanname verilmesi halinde bu kazançlar beyannameye dâhil edilmeyecektir.
İstisna Şartlarının İhlal Edilmesi
İlgili takvim yılında istisna şartlarını sonradan kaybedenler ile bu şartları ihlal edenler,
şartın kaybedildiği veya ihlal edildiği yıl için söz konusu istisnadan yararlanamayacak olup, bu
kapsamda elde edilen kazançların tamamı yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilecektir.
Bu durumda, madde hükmü uyarınca tevkif edilen vergiler beyanname üzerinden hesaplanan
gelir vergisinden mahsup edilebilecektir. İlgili takvim yılında herhangi bir nedenden ötürü
istisnadan yararlanılamaması, sonraki yıllarda istisnadan yararlanılmasına engel teşkil
etmeyecektir.
İstisna şartlarının ihlali nedeniyle yıllık beyanname verilmesi durumunda, Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı maddesinde sayılan giderler ile 89’uncu maddesinde yer alan indirimler beyannamede beyan edilen gelirden indirim konusu yapılabilecektir. Söz konusu giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen belgelerle tevsik edilmesi şarttır.
İstisnadan faydalanma şartlarını kaybeden veya istisna şartlarını ihlal eden mükelleflerin istisnadan faydalanılamayan dönemler için geçici vergi beyannamesi verme yükümlülükleri bulunmamaktadır. Madde kapsamında istisna edilen faaliyetlerin yanı sıra mükelleflerin ticari kazanç yönünden başka faaliyetlerinin bulunması halinde ise istisna dışı diğer faaliyetler nedeniyle geçici vergi beyannamesi verme yükümlülüğü devam edecektir.
Özellik Arz Eden Durumlar
Bankalar tarafından Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20/B maddesi kapsamında elde edilen hasılat tutarı üzerinden gelir vergisi tevkifatı yapılacağından, aynı Kanun’un 94’üncü maddesi uyarınca tevkifat yapmakla yükümlü olanlarca istisnadan faydalananlara bu faaliyetleri nedeniyle yapılacak ödemelerden ayrıca gelir vergisi tevkifatı yapılmayacaktır.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20/B maddesinin beşinci fıkrasına göre, madde kapsamındaki kazançları toplamı 103’üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşanlar ile faaliyete ilişkin tüm gelirlerini ikinci fıkrada belirtilen şartlara göre tahsil etmeyenlerin bu istisnadan faydalanamayacakları hükme bağlanmış ve bu durumda olanların, 94’üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında tevkifat yapma yükümlülüğü olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, Kanun’un mükerrer 20/B maddesi kapsamında kazanç elde eden ve aynı Kanunun 103’üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşması nedeniyle istisnadan yararlanamayacak olan mükelleflerin, Kanunun 94’üncü maddesi kapsamında ücret, kira gibi yapacağı ödemeler üzerinden tevkifat yapma yükümlülüğü bulunmamaktadır.
İstisna kapsamındaki faaliyetler sonucu elde edilen hasılat üzerinden tevkif edilen vergiler nihai vergi olacağından, bu vergilerin başka gelirler nedeniyle verilecek yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergilerden mahsubu mümkün değildir.
İstisna edilen faaliyetlere ilişkin gelirin ayni olarak tahsil edilmesi halinde, tahsile konu mal veya hizmetin tahsil tarihindeki rayiç bedelinin gelirin elde edildiği ay içerisinde, ayni olarak tahsil edilen gelirin içinde bulunulan ayın son yedi günü içerisinde elde edilmiş olması halinde ise en geç takip eden ayın ikinci iş günü bitimine kadar banka hesabına yatırılması durumunda istisna şartları ihlal edilmemiş olacaktır.
Sosyal içerik üreticiliği ile mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliğinde kazanç istisnasından sadece gelir vergisi mükellefleri yararlanabilecek olup kurumlar vergisi mükellefleri bu istisnadan yararlanamayacaktır.
Mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliği faaliyeti kapsamında yalnızca elektronik
uygulama paylaşım ve satış platformları üzerinden elde edilen kazançlar mezkûr madde
kapsamında istisna edilmektedir. Bu platformlar üzerinden elde edilen; ücretli uygulama satış
geliri, reklam geliri, uygulama içi satış geliri, sponsorluk geliri, ücretli abonelik geliri gibi
gelirler istisna kapsamında dikkate alınacaktır. Diğer taraftan, elektronik uygulama paylaşım
ve satış platformları dışında elde edilen kazançlar ise istisna kapsamında
değerlendirilemeyecektir.
Sosyal içerik üreticiliği faaliyeti kapsamında sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden elde edilen;
reklam gelirleri, sponsorluk gelirleri, bağışlar, hediyeler, bahşişler, ücretli abonelik gelirleri gibi gelirler istisna kapsamında dikkate alınacaktır.
Sosyal içerik üreticileri tarafından internet ortamındaki sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden elde edilen gelirlerin üçüncü taraf hizmet sağlayıcıları aracılığıyla elde edilmesi durumunda da istisnadan yararlanılabilecektir.
Sosyal ağ sağlayıcısı olarak kabul edilmeyen kişisel internet siteleri, elektronik ticaret siteleri, haber siteleri gibi etkileşim amaçlı içeriğin ikincil ve yan hizmet olarak sunulduğu platformlarda faaliyette bulunan kişilerin bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar için mezkûr istisna hükümleri uygulanmayacaktır.
Bankalar Tarafından Yapılacak İşlemler ve Tevkifat Uygulaması
Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20/B maddesi kapsamında vergi dairelerinden alınacak istisna belgesi, sosyal içerik üreticileri ve uygulama geliştiricilerinin bu faaliyetlerinden elde ettikleri hasılatın yatırılacağı hesap açılışında kullanılmak üzere bankalara ibraz edilecektir.
Bankalar, aktarım tarihi itibarıyla gelir vergisi tevkifatı yapacaklar ve tevkif edilen vergileri, Gelir Vergisi Kanunu’nun 98 ve 119’uncu maddelerindeki esaslar çerçevesinde muhtasar beyanname ile beyan edip ödeyeceklerdir.
Bu kapsamda açılan hesaplara döviz cinsinden bedellerin yatırılması durumunda, hesaba yatırılan döviz bedellerinin aktarım tarihindeki kur (işlem tarihindeki döviz alış kuru) Türk lirası karşılıkları dikkate alınmak suretiyle tevkifat matrahı tespit olunacaktır.
Bir takvim yılında elde edilen hasılatın Kanunda öngörülen tutarı aşması durumunda da bankalarca hesaba aktarılan tutarlar üzerinden tevkifat yapılmaya devam edilecektir. Dolayısıyla bankaların, Kanunda öngörülen tutarı aşıp aşmadığının kontrolü yönünde bir sorumlulukları bulunmamaktadır.
İstisnadan Faydalananların Yükümlülükleri ve Belgelendirme
Vergi Usul Kanunu’nun 172’nci maddesinde ticaret erbabının defter tutmaya mecbur olduğu hüküm altına alınmış olup, aynı Kanunun 176’ncı maddesinde ticari kazanç mükelleflerinin durumlarına göre bilanço veya işletme hesabı esasına göre defter tutmak zorunda oldukları hükmüne yer verilmiştir.
İnternet ortamındaki sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden içerikler paylaşan sosyal içerik üreticileri gerçek kişilerin bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar ile akıllı telefon veya tablet gibi mobil cihazlar için uygulama geliştiren gerçek kişilerin elektronik uygulama paylaşım ve satış platformları üzerinden elde ettikleri kazançlar ticari kazanç kapsamında vergilendirilmekte olup, Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen mükerrer 20/B maddesiyle bu faaliyetlerden elde edilen kazançlar belirli şartlar dâhilinde gelir vergisinden istisna edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 257’nci maddesinin Hazine ve Maliye Bakanlığı’na verilen yetkiye istinaden, münhasıran Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20/B maddesinde istisna edilen türdeki faaliyetlerde bulunan mükelleflerden istisnadan faydalananların yıl içindeki kazançları toplamının 103’üncü maddesinin dördüncü gelir diliminde yer alan (2022 yılı için 880.000 TL) tutarı aşıp aşmadığına bakılmaksızın, defter tasdik ettirme, defter tutma (defter-beyan sistemine kaydolma/elektronik defter tutma) ve belge düzenleme zorunluluklarının kaldırılması uygun görülmüştür.
Mezkûr madde kapsamında istisna edilen faaliyetlerin yanı sıra mükelleflerin ticari, zirai
veya serbest meslek kazancı yönünden başka faaliyetlerinin bulunması halinde, defter tasdik
ettirme, defter tutma (defter-beyan sistemine kaydolma/elektronik defter tutma) ve belge
düzenleme zorunlulukları devam etmektedir. Başkaca faaliyetleri nedeniyle mükellefiyeti
bulunan ve defter tutan mükelleflerin, istisna kapsamında bulunan ve bulunmayan faaliyetlerine ilişkin hasılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi, istisna kapsamındaki faaliyete ilişkin hasılat, maliyet ve gider unsurlarının, diğer faaliyetlerle ilişkilendirilmemesi ve kayıtlarının da bu ayrımı sağlayacak şekilde tutulması gerekmektedir. Mevcut istisna uygulaması kapsamında icra edilen faaliyet ile bu kapsama girmeyen işlerin birlikte yapılması halinde müşterek genel giderler, bu faaliyetler ile ilgili olarak cari yılda oluşan hasılatın toplam hasılat içindeki oranı dikkate alınarak dağıtılacaktır. Bu dağıtım sonucunda müşterek genel giderlerden istisna kapsamındaki faaliyete düşen pay, diğer faaliyetlere ilişkin vergiye tabi kazancın ve matrahın tespitinde dikkate alınmayacaktır
Takvim Yılı İçerisinde İstisnadan Faydalanmak veya İstisnadan Vazgeçmek İsteyen Mükelleflerin Durumu
Takvim yılı içerisinde istisnadan faydalanmak isteyen mükellefler, Tebliğin 4’üncü maddesi kapsamında başvuruda bulundukları vergi dairelerinden istisna belgelerini almalarını müteakip;
– Yeni hesap açılışında bankalarda hesap açtırdıkları tarih itibarıyla istisnadan faydalanabileceklerdir.
– Mevcut hesaplardan münhasıran istisna faaliyetlere ilişkin hasılatın tahsili amacıyla kullanılacak hesaplar için ise mevcut hesabın bu amaçla kullanılacağına dair istisna belgesinin bankaya ibraz edildiği tarih itibarıyla istisnadan faydalanabileceklerdir.
Mükellefler, takvim yılı başı ile istisnadan faydalanabilecekleri tarih arasındaki kıst dönem faaliyetleri için ise yıllık gelir vergisi beyannamesi ve geçici vergi beyannamesi verecekler, bu kişilerin söz konusu dönem için defter tasdik ettirme, defter tutma (defter-beyan sistemine kaydolma/elektronik defter tutma) ve belge düzenleme zorunlulukları da bulunacaktır.
İstisnadan faydalanmakta iken takvim yılı içerisinde mevcut istisna uygulamasından vazgeçmek isteyen mükellefler, bağlı bulundukları vergi dairesine bu durumu bildirdikleri tarih itibarıyla istisna kapsamından çıkabileceklerdir. Mükelleflerin yıllık gelir vergisi beyannamesi ve geçici vergi beyannamesi verme yükümlülükleri ile istisnadan vazgeçtikleri tarihten itibaren on gün içerisinde defter tasdik ettirme ve belge düzenleme yükümlülükleri başlayacaktır. İstisnadan ayrılma tarihinden takvim yılının son günü arasında geçen kıst dönem için yukarıda sayılan beyannameler mükellefler tarafından bağlı bulunulan vergi dairelerine verilecektir.
İstisna Şartlarını Sağlamadığı Tespit Edilenler
Türkiye’de Kurulu bankalarda hesap açılmadığı, elde edilen hasılatın tamamının açılan banka hesabına yatırılmadığı veya eksik yatırıldığı veya istisnaya ilişkin şartları taşımamasına rağmen istisnadan faydalandığı tespit edilen mükelleflerin söz konusu kazançlarına ilişkin olarak eksik tahakkuk etmiş olan vergi, mükellefin bağlı bulunduğu yerdeki vergi dairesi tarafından vergi ziyaı cezası kesilmek suretiyle gecikme faiziyle birlikte tahsil olunur.
İstisna kapsamındaki faaliyetlerde bulunan ancak bazı dönemlerde istisna şartlarını sağlamadığı tespit edilen mükellefler, şartları haiz olmadıkları dönemler için istisnadan faydalanamayacak, şartları sağladıkları dönemler için ise istisnadan faydalanabileceklerdir.
Söz konusu Tebliğ ektedir.
Bülten 2022-22 Eki 318 Seri Nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğ
Bülten 2022-22 Eki 318 Seri Nolu Tebliğ Eki Dilekçe