Maddi Olay: Davacı kurum 2004 yılı kurumlar vergisi beyannamesini enflasyon düzeltmesine tabi tutulmuş olan yatırım fonu katılma belgelerinin satılması sonucu ortaya çıkan ve 31.12.2003 tarihli düzeltilmiş değerle, düzeltme öncesi değer arasındaki farka isabet eden kısmın zarar olarak kabul edilmemiştir. Bunun sonucunda Kurumlar Vergisi Beyannamesini gelecek döneme devreden cari yıl zararının azaltıldığı ihtirazi kaydıyla vererek dava açmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Düzeltmeye konu menkul kıymetlerin 31.7.2004 tarihinden önce düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle satılması sonucu oluşan fark tutarın, 2004 yılında zarar olarak dikkate alınıp, alınmayacağına ilişkin olduğu, Vergi Usul Kanunu’nun geçici 25. maddesine 5228 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile eklenen (l) bendinde “Bu madde uyarınca düzeltilen kalemlerin elden çıkarılması halinde, bunlara ilişkin enflasyon düzeltme farkları maliyet bedeli addolunur.Şu kadar ki, amortismana tabi olmayan kıymetlerin düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle satılması halinde, düzeltilmiş değerle düzeltme öncesi değer arasındaki farka isabet eden zarar, gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınmaz” hükmünün mevcut olduğu, buna göre 31.12.2003 tarihli bilançoların enflasyonun olumsuz etkilerinden arındırılması için enflasyon düzeltme işlemine tabi tutulacağı, düzeltme işlemine tabi tutulan kıymetlerin düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle satılması halinde ise oluşan zararın, gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde dikkate alınmayacağının açık olduğu, davacı kurumun 2000 yılında temin ettiği ve 31.12.2003 tarihli bilançoda düzeltmeye tabi tuttuğu yatırım fonu katılma bedellerini 2004 yılında düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle sattığı, bu nedenle düzeltilmiş değerle düzeltme öncesi değer arasındaki farka isabet eden zararın matrahın tespitinde dikkate alınmasına olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Davalının temyiz istemini inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesinin 25.12.2008 tarih ve E: 2006/2595, K: 2008/6239 sayılı kararı: 1.1.2004 tarihinden itibaren yapılacak enflasyon düzeltmesi işlemleri ve bunun doğuracağı vergisel sonuçlar 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesinde düzenlenmiştir. Maddenin A fıkrasının 5 numaralı bendinde, “Enflasyon düzeltmesine tabi tutulan değerlerin elden çıkarılması halinde, bunlara ilişkin enflasyon farkları maliyet addolunur.” denilmektedir. Bu nedenle, 1.1.2004 tarihinden itibaren yapılacak işlemlerde anılan maddenin uygulanması ve kazancın tespitinde en son düzeltilmiş değerlerin maliyet olarak kabul edilmesi, amortismana tabi olmayan kıymetlerin düzeltilmiş değerinin altında bir bedelle satılması halinde ise, 31.12.2003 tarihli düzeltilmiş maliyetin altında kalan kısmın kanun maddesi gereği zarar olarak kabul edilmemesi, 1.1.2004 tarihinden itibaren yapılan enflasyon düzeltmesi işlemleri çerçevesinde oluşan maliyet artışı nedeniyle bir satış zararı doğması halinde ise bu zararının tamamının mali zarar olarak kabul edilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada ise satışın ne zaman yapıldığı ve zararın hangi tarihli düzeltilmiş maliyet esas alınarak belirlendiği konusunda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Bu durumda, davacının ihtilafa konu amortismana tabi olmayan kıymetlerini hangi tarihte sattığı ve hangi tarihli düzeltilmiş maliyet esas alınarak zarar tespit edildiğinin saptanması ve buna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus araştırılmadan karar verilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu nedenle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 4.Vergi Mahkemesinin 30.11.2005 günlü ve E:2005/714, K:2005/1637 sayılı kararının belirtilen hususlar araştırılarak yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına, 25.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.