Bülten: 2019-53 Varlık Barışı Düzenlemesi Bu Defa %1 Oranında Vergiyle Yeniden Getirildi

1- Eski Varlık Barışı Düzenlemesi

18 Mayıs 2018 tarihli ve 30425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7143 Sayılı “Vergi Ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun”  ile vergi, gümrük ve sosyal güvenlik kurumu alacaklarının yeniden yapılandırılması, matrah artırımı, işletme kayıtlarının düzeltilmesi, vergi incelemesinde olan konuların dava yoluna gidilmeksizin çözümlenmesi, varlık barışı ve imar barışı düzenlemesine ilişkin hükümlere yer verilmişti.

(7143 sayılı) Bu Kanun’un 10’uncu maddesinin 13’üncü fıkrasında Varlık Barışı konusuna yer verilmiş, bu kapsamda;

– Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, bu fıkradaki hükümler çerçevesinde, 30/11/2018 tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebilecekleri,

– Banka ve aracı kurumların, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak %2 oranında hesapladıkları vergiyi, 31/12/2018 tarihine kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan ederek aynı sürede ödeyecekleri,

– Bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesinin şart olduğu,

– Bu varlıkların, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve 18/05/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30/11/2018 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabileceği, bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu fıkra hükümlerinden yararlanılabileceği

– 18/05/2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının 18/05/2018 tarihinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu fıkra hükümlerinden yararlanılabileceği,

– 213 sayılı Kanun uyarınca defter tutan mükelleflerin, bu düzenleme kapsamında Türkiye’ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebilecekleri,

Yurt içinde bulunan varlıklara ilişkin olarak;

Gelir veya Kurumlar Vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların, 30/11/2018 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edileceği,

– Beyan edilen söz konusu varlıkların, 30/11/2018 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilebileceği,

– Bu takdirde, söz konusu varlıkların vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebileceği,

– Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değeri üzerinden %2 oranında vergi tarh edileceği ve bu verginin 31/12/2018 tarihine kadar ödeneceği,

31/07/2018 tarihine kadar yurt dışındaki varlıkların bildirilerek Türkiye’ye getirilmesi ya da yurt içindeki varlıkların defterlere kaydedilmesi durumunda, herhangi bir vergi tarh edilmeyeceği, bu tarihten sonra getirilen veya deftere kaydedilen varlıklara ilişkin olarak %2 vergi tarh edileceği,

– Bu düzenleme kapsamında ödenen vergilerin, hiçbir suretle gider yazılamayacağı ve başka bir vergiden mahsup edilemeyeceği,

– Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararların, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyeceği,

Hüküm altına alınmıştı.

2- Yeni Varlık Barışı Düzenlemesi

Bu defa 19 Temmuz 2019 tarih ve 30836 sayılı I. Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlan 7186 Sayılı “Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile varlık barışı uygulaması yeniden ele alınmıştır.

7186 Sayılı Kanunun 2’nci maddesiyle getirilen yeni varlık barışı düzenlemesinin esasları ise aşağıdaki gibidir;

Yeni varlık barışı kapsamına, hangi tarihte ve ne şekilde sahip olunduğuna bakılmaksızın;

– Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları,

– Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve yurt içinde bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar,

girmektedir.

Diğer taraftan, önceki düzenlemeden farklı olarak tam mükellefiyete tabi gerçek kişiler ile kurumların;

– Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlara ilişkin iştirak hisselerinin satışından doğan kazançları,

– Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlardan elde ettikleri iştirak kazançları,

– Yurt dışında bulunan iş yeri ve daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri ticari kazançları,

yeni varlık barışı kapsamına girmemektedir.

Yurt dışında bulunan varlıklara ilişkin olarak;

– Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarınının, 31/12/2019 tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildirilmesi durumunda söz konusu varlıklar bildirimde bulunan gerçek ve tüzel kişilerce serbestçe tasarruf edebilecektir.

– Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak (önceki düzenlemeden farklı olarak %2 yerine) %1 oranında hesapladıkları vergiyi, bildirimi izleyen ayın 15. günü akşamına kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan edecek ve aynı sürede ödeyeceklerdir.

– Bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi gerekmektedir.

Bunun yanı sıra;

– Bu varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve 19/07/2019 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 31/12/2019 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilecektir. Bu durumda, defter kayıtlarından düşülmesi şartıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu madde hükümlerinden yararlanılacaktır.

– 19/07/2019 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılabilecektir

– 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler, bu madde kapsamında Türkiye’ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebileceklerdir.

Yurt içinde bulunan varlıklara ilişkin olarak;

– Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar 31/12/2019 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edilecektir.

– Beyan edilen söz konusu varlıklar, 31/12/2019 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilecektir. Bu durumda söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecektir.

– İlaveten, bu kapsamda beyan edilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulmak suretiyle işletme kayıtlarına alınması durumunda, sermaye artırım kararının beyan tarihi itibarıyla alınmış olunması ve söz konusu kararın beyan tarihini izleyen onuncu ayın sonuna kadar ticaret siciline tescil ettirilmesi şartıyla bu madde hükmünden faydalanılabilecektir.

– Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değeri üzerinden yine %1 oranında vergi tarh edilecek ve bu vergi tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir.

İlaveten;

– Bu kapsamda ödenen vergiler, hiçbir suretle gider yazılamayacak ve başka bir vergiden mahsup edilemeyecektir.

– Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.

– Bu kapsamda bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır.

Bunun için; bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi ve bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi gerekmektedir.

Cumhurbaşkanı, bu düzenlemedeki süreleri, bitim tarihlerinden itibaren 6 aya kadar uzatabilecektir.

Yeni varlık barışı düzenlemesinin yer aldığı 7186 Sayılı Kanunun 2’nci maddesi ise aşağıdaki gibidir;

MADDE 2 – 193 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 90– Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, bu maddedeki hükümler çerçevesinde, 31/12/2019 tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebilirler.

Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak %1 oranında hesapladıkları vergiyi, bildirimi izleyen ayın on beşinci günü akşamına kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan eder ve aynı sürede öderler.

Birinci fıkra kapsamına giren varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 31/12/2019 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu madde hükümlerinden yararlanılır.

Bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılır.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler, bu madde kapsamında Türkiye’ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebilirler.

Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, 31/12/2019 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edilir. Beyan edilen söz konusu varlıklar, 31/12/2019 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilebilir. Bu takdirde, söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilir.

Bu fıkra kapsamında beyan edilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulmak suretiyle işletme kayıtlarına alınması hâlinde, sermaye artırım kararının beyan tarihi itibarıyla alınmış olması ve söz konusu kararın beyan tarihini izleyen onuncu ayın sonuna kadar ticaret siciline tescil edilmesi kaydıyla, bu madde hükümlerinden faydalanılabilir. Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değeri üzerinden %1 oranında vergi tarh edilir ve bu vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenir.

Bu madde kapsamında ödenen vergi, hiçbir suretle gider yazılamaz ve başka bir vergiden mahsup edilemez. Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmez.

Bu madde kapsamında bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretlevergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaz. Bu hükümden faydalanılabilmesi için bildirilen veya beyan edilen tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi ve birinci fıkra uyarınca bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi şarttır.

Cumhurbaşkanı, bu maddede yer alan süreleri, bitim tarihlerinden itibaren altı aya kadar uzatmaya; Hazine ve Maliye Bakanlığı, madde kapsamına giren varlıkların Türkiye’ye getirilmesi, bildirim ve beyanı ile işletmeye dâhil edilmelerine ilişkin hususları, bildirim veya beyana esas değerlerin tespiti, bildirim ve beyanların şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yeri, maddenin uygulanmasında kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”

Share: