Bülten 2018-18 Bundan böyle menkul, gayrimenkul alım satım ve kiralama sözleşmeleri Türk Lirası üzerinden yapılacak, mevcut sözleşmeler 30 gün içinde Türk Lirası’na dönüştürülecek.
13 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda değişiklik yapıldı.
Söz konusu karara göre, Türkiye’de yerleşik kişilerin, ilgili Bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dahil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri TL cinsinden belirlenecek, döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenemeyecek.
Daha önce yapılmış yürürlükteki sözleşmelerde döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan bedeller ise (Bakanlıkça belirlenen haller dışında) Kararın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 30 gün içinde Türk parası olarak taraflarca yeniden tespit edilecek.
Kararda, bu hükümlerin Hazine ve Maliye Bakanı tarafından yürütüleceği belirtilmiş olup ilerleyen günlerde eski sözleşme bedellerinin TL olarak belirlenmesi işlemlerinden doğan ek yükümlülükler konusunda nasıl bir uygulama yapılacağı şimdilik belirsizliğini korumaktadır. O sebeple adı geçen Bakanlıkça yeni düzenleme yahut açıklamaların yapılması gerekmekte, beklenmektedir.
Örneğin 35 Seri No.lu Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliği’nde, vergiye tabi kâğıdın yabancı para cinsinden düzenlenmesi halinde kâğıt üzerinde yer alan dövizin, kâğıdın düzenlendiği tarihteki T.C. Merkez Bankasınca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre bulunacak Türk Lirası karşılığı üzerinden damga vergisi hesaplanacağı açıklanmıştır. Diğer taraftan, Damga Vergisi Kanunu’nun 14. maddesine göre, belli parayı ihtiva eden sözleşmelerin değiştirilmesi halinde ise artan tutarın aynı oranda vergiye tabi tutulması gerekmektedir.
Sözleşmede yer alan döviz bedelinin TL olarak yeniden belirlenmesi için ya sözleşmenin değiştirilmesi yada ek sözleşme düzenlenmesi gerekmekte olup döviz cinsinden düzenlenmiş eski sözleşme bedelleri TL cinsinden yeniden belirlenirken bugünkü kurun esas alınması gerekeceğinden daha önce üzerinden vergi hesaplanmış damga vergisi matrahı artmış olacak bu da tarafların ek damga vergisi yükümlülüğü ile karşı karşıya kalmalarına sebep olabilecektir.
O sebeple konuya ilişkin gelişmelerin yakında takip edilmesi ve bu konuda yapılacak yeni açıklama yahut düzenlemelere göre hareket edilmesi yerinde olacaktır.