Fatura, çeşitli nedenlerle kimi zaman süresinde düzenlenmemekte kimi zaman da süresinde düzenlenmiş olmasına rağmen alıcıya olması gereken zamanda iletilememektedir.
Diğer taraftan muhasebenin ve vergilemenin temel payandalarından bir tanesi de dönemsellik kavramı olup, birçok ekonomik veri ve en önemlisi de vergi hesaplamaları dönemsellik ilkesi esas alınarak belirlenmektedir.
O sebeple de özellikle hesap döneminin sona ermesinden ve son döneme ilişkin beyan ve bildirimlerin verilme süresinden sonra karşı tarafa ulaştırılan faturalar, alıcı açıcından ciddi sorun haline gelmektedir. En büyük sorun da KDV açısından ortaya çıkmaktadır, çünkü son dönemin KDV beyannamesi takip eden ayın 23. günü akşamına kadar verilmek zorunda iken, geçici vergi yahut gelir/kurumlar vergisi açısından bu süre daha uzun olmaktadır.
Örneğin vergilendirme dönemi takvim yılı olan işletmelerde, 2017 yılına ait faturanın 2018 yılının Ocak ayının 23. Günü akşamına (bitimine) kadar gelmesi halinde sorun bertaraf edilebilir, ancak fatura 24/01/2018-25/04/2018 tarihleri arasında gelirse, KDV dahil tutar 2017 yılı kurum beyanında indirim konusu yapılarak, 2018 yılında da “681” hesaba kaydedilip, 2018 yılı için KKEG olarak dikkate alınabilir. Ancak bu durumda faturada yer alan KDV indirim konusu yapılamaz/idi ((KDV yönünden 01 Ocak 2019 tarihinden önceki mevzuata göre).
Bu sorunun çözümü amacıyla 7104 sayılı Yasa ile KDV Kanununda yapılan düzenleme ile, alış vesikalarında gösterilen KDV tutarının yasal defterlere kaydedilmiş olması şartıyla vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılını takip eden takvim yılının sonuna kadar indirebilmesine imkan tanındı. Bu amaçla, Katma Değer Vergisi Kanununun ‘Vergi İndirimi’ başlıklı 29’uncu maddenin 3’üncü fıkrasında yer alan “İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilir.” ibaresi, “İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilir.” şeklinde değiştirildi ve bu değişiklik 01.01.2019 tarihinden itibaren yürürlüğe girdi.
Böylelikle, özellikle dönem sonlarında faturanın geç gelmesi gibi sebeplerle yıl aşımından kaynaklanan KDV indirim hakkı kayıplarının önüne geçilmiş olundu.
Ancak bu defa 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren bu değişiklik, “01.01.2019 tarihinden sonra düzenlenen belgeler için mi geçerli olacak?” yoksa “01.01.2019 tarihinden sonra yapılan kayıtlar için mi geçerli olacak?” sorusunu/sorununu akla getirdi. Daha açık anlatımla, “2018 tarihli belgede yer alan KDV, 2019 yılında indirim konusu yapılabilecek mi?” yoksa, “bu düzenleme 2019 tarihli olup 2020 tarihinde kayda geçen belgeler için mi geçerli olacak?”
Henüz bu sorunun cevabı belirsizliğini korumakta olup Hazine ve Maliye Bakanlığının bu sorunun cevabını içerir düzenleme yapması beklenmelidir.
Bakanlığın bu tür gri konulara hazineci yaklaşımla baktığı dikkate alındığında, yapılan düzenlemenin 01.01.2019 ve sonraki tarihli olup 01.01.2020 tarihinden sonra kayda geçecek belgeler için geçerli olacağı yönünde görüş beyan etmesi yüksek ihtimaldir. Diğer bir anlatımla, Bakanlığın görüşünün 2018 tarihli belgelerde yer alan KDV’nin 2019 kayıtlarında indiriminin kabul edilmeyeceği yönünde olması beklenmektedir.
Öyle olunca da geç gelen faturada yer alan KDV’nin indirimin sorununun çözümü de bir yıl gecikecek gibi.