Başkaları Adına Verilmiş Özelge Diğer Mükellefler Açısından Bağlayıcı Mıdır?
Vergi kanunları konuyu ana hatları ile belirlemekte, detaylara ilişkin düzenleme yapma konusunda ise (Cumhurbaşkanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı gibi) ilgili Kurumları yetkili kılabilmektedir.
İlgili kurum ise kendisine tanınan kanuni yetki çerçevesinde gerek gördüğü hususlarda
kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ gibi ikincil mevzuat ile konuya yön vermektedir. Buna rağmen mevut düzenlemelerde gözden kaçan yahut henüz karşılaşılmayan bir durum ortaya çıktığında ya da açık olmayan, tereddüt duyulan konularda bu defa İdare bizzat ilgilisine talebe istinaden yine yazılı görüş bildirmektedir. Bu şekilde, yetkili makamlar tarafından ilgilisine bildirilen yazılı görüşe ise özelge denilmektedir.
Vergi Usul Kanunumuzda, vergi yasaları ile belirlenen kurallara aykırı hareket edilmesi durumunda mükelleflere ne tür cezalar önerileceği hüküm altına alınmıştır. Bunun istisnası ise verilen özelgeye göre hareket edilmesinde ortaya çıkmaktadır.
Nitekim yine Vergi Usul Kanunu’na göre, tereddüt ettikleri bir hususta yetkili makamlar tarafından kendilerine verilen yazılı görüşe göre hareket eden bir mükellef, verilen özelge yanlış olsa dahi cezaya muhatap tutulamamaktadır (213 s. VUK, Md. 369). Mefhumu muhalifinden hareketle, mevcut özelgeye aykırı hareket edilmesi durumunda cezaya muhatap kalınacağı aşikardır.
Diğer taraftan her ne kadar verilen özelge şahsa/mükellefe özel olsa da İdarenin ve uygulayıcıların bu husustaki kesin görüşünü ifade etmesi yönünden diğer muhatapları da dolaylı yoldan bağlar hale gelmiştir.
Mükelleflerden gelen yazılı görüş (özelge) talepleri Gelir İdaresi Başkanlığı’nca bir havuzda toplanmakta, yazılı taleplere verilen cevaplar da yine havuza atılmakta ve aynı konuda başka bir mükellef yazılı görüş talep ettiğinde havuzda yer alan cevap metni şahsa özel yeni cevapta aynen yer almaktadır. Bu şekilde aynı soruya farklı vergi dairesi başkanlıkları tarafından farklı cevap verilmesinin önüne geçilmiş olunmaktadır. Asıl önemlisi artık vergi inceleme elemanları da inceleme yaparken yahut raporlarını düzenlerlerken eleştiri yaptıkları hususlarda daha önce verilen özelgelere aykırı görüş ileri sürememekte yahut rapor içeriği konularda daha önce verilen özelgelere uygun rapor yazmak durumundadırlar.
O sebeple tereddüt edilen bir hususta eğer tebliğlerde ve diğer ikincil mevzuatta açık düzenleme yer almıyor ise Gelir İdaresi Başkanlığı resmi internet sitesinde yer alan örnek özelgeler arasında aynı konuda verilmiş bir özelgenin mevcut olması durumunda, bu özelgeye uygun hareket edilmesi muhtemel bir vergi incelemesinde bu konuda eleştiri ile karşılaşılması riskini ortadan kaldıracaktır.
Sonuç olarak, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından herhangi bir konuda şahsa/mükellefe özel verilen yazılı görüş (özelge), başta Vergi İnceleme Elemanları olmak üzere Mali İdare çalışanları ve diğer mükellefler açısından da bağlayıcıdır.