Bülten: 2019-85 7193 Sayılı Kanun ile Binek Otomobillere Yeniden Gider ve Amortisman Kısıtlaması Getirildi

7193 Sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 21.11.2019 tarihinde TBMM’de kabul edilmiş olup söz konusu Kanun’un Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmasını müteakip Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi beklenmektedir.

Kanun yürürlüğe girmezden evvel içeriğindeki hususlar konu başlıkları itibariyle ayrı ayrı değerlendirilecek olup, 7193 sayılı Kanun ile özellikle binek otomobillerin giderleri ve amortismanlarının vergi matrahının tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınmasına yönelik getirilen kısıtlamalar aşağıda özetlenmiştir.

Çok öncesinde, işletme aktifine kayıtlı ve işte kullanılan binek otomobillerin giderleri ile amortismanlarının yarısı ticari kazancın tespitinde gider olarak kabul edilirken serbest meslek faaliyetlerinde kullanılan binek otomobillerin giderleri ile amortismanları ise serbest meslek kazancının tespitinde indirilecek gider olarak kabul edilmiyordu.

01 Ocak 1999 Tarihinden geçerli olmak üzere, konuya ilişkin yapılan değişiklikle;

– İşletme aktifine kayıtlı olup kazancın elde edilmesinde kullanılan binek otomobillerin amortismanı ile olmak kiralama bedeli dahil bütün giderlerinin,

–  Serbest meslek kazanç̧ defterine kayıtlı olup kazancın elde edilmesinde kullanılan binek otomobillerin ise amortisman gideri ve kiralama gideri dahil bütün giderlerinin,

kazancın tespitinde dikkate alınması imkan tanınmıştı.

Bunun yanı sıra özel kanunu gereği motorlu taşıtlar vergisinin herhangi bir kazancın tespitinde gider olarak kabulü mümkün bulunmamaktaydı.

Bir diğer husus ise binek otomobiller için kıst amortisman uygulanmakta, binek otomobillerin iktisap edildiği ilk hesap döneminde dönemin bitimine kaç ay kalmışsa, ay kesri tam sayılmak suretiyle kalan aylar için amortisman hesaplanmakta, bu dönemde amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye ise, son yıla eklenmekteydi.

Bu defa 7193 Sayılı Kanun ile bir anlamda eski düzenlemeleri çağrıştırır nitelikte, özellikle binek otomobillerin giderleri ile amortismanlarının vergi matrahının tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınmasına yönelik ciddi kısıtlamalar getirilmiştir.

Nitekim Kanun gerekçesinde, binek otomobillerin aktife veya envantere dahil olduğu halde şahsi ihtiyaçlar için kullanıldığı ve bu binek otomobillerin giderlerinin ve amortismanlarının gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alındığının görüldüğü, bu tür suiistimallerin önlenmesi için bu düzenlemelerin yapıldığı ifadesine yer verilmiştir.

Kanunun ilgili 13. ve 14. Maddeleri aynen aşağıdaki gibidir;

MADDE 13- 193 sayılı Kanunun 40’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (1), (5) ve (7) numaralı bentlerine sırasıyla aşağıdaki parantez içi hükümler eklenmiştir.

“(Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilir.)”

“(Şu kadar ki faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilir.)”

“(Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider yazılabilir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.)”

MADDE 14- 193 sayılı Kanunun 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (4) ve (5) numaralı bentlerine sırasıyla aşağıdaki parantez içi hükümler eklenmiştir.

“(Şu kadar ki özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider yazılabilir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınır.)”

“(Şu kadar ki binek otomobillerine ilişkin giderlerin en fazla %70’i ve kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabında ödenen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilir.)”

Kanun metninde de anlaşılacağı üzere eskiden de olduğu gibi; (sürücü kursu, rent a car, taksi işletmesi gibi) faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları araçlar kapsam dışı bırakılmış, gider kısıtlamasına tabi tutulmamıştır.

Bunun yanı sıra, yapılan bu düzenleme ile;

Kira Bedeli Kısıtlaması Getirilmiştir; Kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerin her birine ilişkin aylık kira bedelinin sadece 5.500 TL’ye kadarlık kısmı, ticari kazancın (kurumlar vergisi mükellefleri açısından kurum kazancının) tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınabilecek, bu tutarı aşan kısım ise kanunen kabul edilmeyen gider (KKEG) olarak dikkate alınacaktır

ÖTV ve KDV ’nin Gider Yazılabilmesine Kısıtlama Getirilmiştir; Binek otomobillerinin ilk  iktisabına ilişkin ÖTV ve KDV toplamının en fazla 115.000 TL’ye kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilecek, bu tutarı aşan kısım KKEG olarak dikkate alınacaktır.

Binek Otomobillerin Genel Giderlerine İlişkin Kısıtlama Getirilmiştir; Binek otomobillere yönelik olarak yapılan tamir, bakım, onarım, sigorta vb. rutin giderlerin en fazla %70’i kazancın tespitinde gider olarak yazılabilecek, bu oranı aşan kısım ise KKEG olarak dikkate alınacaktır.

Amortisman Ayrılacak Tutara Kısıtlama Getirilmiştir; Binek otomobillerin üzerinden amortisman hesaplanacak tutarının belirlenmesinde iki ayrı kriter ile kısıtlama yapılmıştır. Buna göre, ilk iktisap bedeli (ÖTV ve KDV hariç 135.000 TL’yi aşması halinde yahut ÖTV ve KDV’nin bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği durumlarda, amortismana tabi tutarı 250.000 TL’yi aşan binek otomobillerin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı ticari kazancın, kurum kazancının yahut serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak yazılabilecek, kalan kısım KKEG olarak dikkate alınacaktır.

Bir diğer husus, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40/7’nci maddesinde yapılan değişikliğin uygulamasında, her bir bentte yer alan tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılacak olup gider olarak dikkate alınabilecek amortisman tutarının tespitinde binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutarlar dikkate alınacak, bu suretle, her bir binek otomobilinin iktisap edildiği tarihte yürürlükte bulunan tutar dikkate alınarak binek otomobilinin faydalı ömrü süresince gider olarak dikkate alınabilecek amortisman tutarının tespit edilecek  ve bu tutarın yıllar itibarıyla yeniden değerleme oranında artırılacaktır.  Diğer taraftan, 5.500 TL’lik kira tutarı yeniden değerlemeye tabi tutulmayacaktır.

7193 Sayılı Kanun’un yürürlüğe ilişkin 53’üncü maddesine göre 13’üncü ve 14’üncü maddeler 01/01/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme döneminde uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.

Muhtemelen Kanun’un uygulanmasına Hazine ve Maliye Bakanlığınca çıkarılacak tebliğlerle yön verilecek olup Kanunda yer almayan yada açıklık olmayan durumlar bu şekilde netleşecektir.

Örneğin Kanun 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe girecek olmakla birlikte, bu tarihten önce iktisap edilen taşıtlara ilişkin hesaplamalarda hangi tutarların esas alınacağı konusunda tereddütler meydana gelecektir.

Netice itibariyle, binek otomobillerin giderleri ile amortismanlarına ilişkin getirilen bu kısıtlamaların daha çok üst segment binek otomobillere ilişkin olduğu gözlemlenmekte olup, getirilen bu düzenlemeler en çok verginin alındığı bu araç gruplarının satışında düşüşe yol açacak toplamda ise vergi gelirlerinde belki de azalma meydana gelecektir.

Bunun yanı sıra bu grup araçların yerli/yurtiçi üretim yerine daha çok ithal araçlar olduğu dikkate alındığında ise düzenlemenin ithalatı azaltıcı etkisi belki de ekonomik dengelere daha çok fayda sağlayacaktır.

Share: