Bülten: 2019-108 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda Yer Alan Maktu Had ve Tutarlar, 2020 Yılında Uygulanmak Üzere Yeniden Değerleme Oranında Artırılarak Belirlendi

Hatırlanacağı üzere, Hazine ve Maliye Bakanlığınca 23/12/2019 tarih ve 30987 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 512 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile yeniden değerleme oranını % 22,58 (YirmiİkiVirgülElliSekiz) olarak tespit etmiştir. Diğer taraftan;

– 193 sayılı Kanunun mükerrer 121 inci maddesinde;

“… Birinci fıkrada yer alan tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Bu şekilde hesaplanan tutarın %5’ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Cumhurbaşkanı, birinci fıkrada yer alan oranı ve tutarı iki katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, kanuni oran ve tutarına getirmeye; Maliye Bakanlığı, maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”

– 193 sayılı Kanunun mükerrer 123’üncü maddesinde ise;

“…

  1. Bu Kanunun 19, 21, 23/8, 23/10, 31, 40/1, 40/7, 47, 48, 68, mükerrer 80, 82 ve 86’ncı maddeleri ile 89 uncu maddesinin birinci fıkrasının (15) numaralı bendinde yer alan maktu had ve tutarlar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Bu şekilde hesaplanan maktu had ve tutarların % 5’ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Cumhurbaşkanı, bu surette tespit edilen had ve tutarları % 50’sine kadar artırmaya veya indirmeye yetkilidir.
  2. Bu Kanunun 103 üncü maddesinde yer alan vergi tarifesinin gelir dilim tutarları hakkında, bu maddenin (2) numaralı fıkrası uygulanır.”

hükmü yer almaktadır.

Anılan Kanun hükümleri gereğince, Hazine ve Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) tarafından hazırlanan ve 27 Aralık 2019 tarihli ve 30991 (2.Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 310 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 21, 23/8, 23/10, 31, 40/1, 40/7, 47, 48, 68, mükerrer 80, 82, 86, 89/15, 103 ve mükerrer 121’inci maddelerinde yer alan maktu had ve tutarlar, yeniden değerleme oranında artırılarak belirlenmiştir.

Ayrıca bu Tebliğ ile basit usule tabi mükelleflerde toplu belge düzenleme uygulaması ile 01/01/2006 tarihinden önce ihraç edilen bir kısım menkul kıymetlerden 2019 takvim yılında elde edilen menkul sermaye iradının beyanında dikkate alınacak indirim oranı uygulamasına ilişkin hususlarda da açıklamalarda bulunulmuştur.

Buna göre, Gelir Vergisi Kanunu’nda yer alıp 2020 yılında uygulanmak üzere yeniden belirlen had ve tutarlar ile bahsi geçen diğer hususlara ilişkin açıklamalar aşağıdaki gibidir;

1) 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’n 21’inci maddesinin birinci fıkrası hükmü gereğince binaların mesken olarak kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde elde edilen hasılatın (2019 yılı için) 5.400 Türk lirası gelir vergisinden müstesnadır.

2020 Yılı içerisinde elde edilip 2021 yılı Mart ayında beyan edilecek mesken kira gelirleri için ise istisna tutarı 6.600 TL olarak belirlenmiştir.

2) 193 Sayılı Kanun’un 23’üncü maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi gereğince hizmet erbabına işverenlerce yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatler ücret olarak değerlendirilmekle birlikte gelir vergisinden istisnadır.

Diğer taraftan işverenlerce, işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin (2019 yılında uygulanmak üzere) 19 TL’yi aşmaması ve buna ilişkin ödemenin yemek verme hizmetini sağlayan mükelleflere yapılması şarttır. Ödemenin bu tutarı aşması yahut şartın ihlal edilmesi halinde ise aşan kısım ile hizmet erbabına yemek bedeli olarak nakten yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir.

Bu şekilde işverenlerce işyeri veya işyerinin müştemilatı dışında kalan yerlerde hizmet erbabına yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlere ilişkin istisna tutarı 2020 yılı için 23 TL olarak belirlenmiştir.

3) 193 Sayılı Kanun’un 23’üncü maddesinin birinci fıkrasının (10) numaralı bendi gereğince, hizmet erbabının toplu olarak işyerlerine gidip gelmelerini sağlamak maksadıyla işverenler tarafından yapılan taşıma giderleri ücret olarak değerlendirilmekle birlikte, gelir vergisinden istisnadır.

Diğer taratan 7194 sayılı kanunun 11’inci maddesiyle Bende ilave edilen ve 01.01.2020 yürürlüğe girecek olan fıkra gereğince istisnadan faydalanılabilmesi için işverenlerce taşıma hizmeti verilmeyen durumlarda, çalışılan günlere ait bir günlük ulaşım bedelinin 10 Türk lirasını aşmaması ve buna ilişkin ödemenin toplu taşıma kartı, bileti veya bu amaçla kullanılan ödeme araçlarının temini şeklinde yapılması şarttır. Ödemenin bu tutarı aşması hâlinde aşan kısım ile hizmet erbabına ulaşım bedeli olarak nakden yapılan ödemeler ve bu amaçla sağlanan menfaatler ücret olarak vergilendirilir.

 

Bu şekilde işverenlerce hizmet erbabının işyerine gidip gelmesi için sağlanan menfaatlere ilişkin istisna tutarı 12 TL olarak yeniden belirlenmiştir.

 

4) 193 Sayılı Kanun’un “Engellilik indirimi” başlıklı 31’inci maddesine göre, çalışma gücünün;

 

– asgarî % 80’ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derece engelli,

– asgarî % 60’ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derece engelli,

– asgarî % 40’ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece engelli

 

olarak kabul edilmiş ve engellilik dereceleri itibariyle belirlenen aylık tutarların, hizmet erbabının ücretinden indirilmesi benimsenmiştir

 

2019 ve 2020 yıllarında bu şekilde uygulanacak aylık engellilik indirim tutarları aşağıdaki tabloda mevcuttur.

Sakatlık Derecesi 2019 Yılı İndirim Tutarı 2020 Yılı İndirim Tutarı
1 1.200 1.400
2 650 790
3 290 350

 

5) 193 Sayılı Kanun’un “İndirilecek Giderler” başlıklı 40’ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesi için indirilmesi kabul edilecek giderler tek tek sayılmış olup, buna göre;

 

– 40’ıncı Maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi gereğince ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin indirimi kabul edilmekle birlikte, (7194 sayılı kanunun 13’üncü maddesiyle bende eklenen parantez içi hüküm gereğince 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere) faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillerinin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilecekken bu defa gider olarak indirim konusu yapılabilecek özel tüketim vergisi ve katma değer vergisinin toplam tutarı 140.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir.

 

– 40’ıncı Maddenin birinci fıkrasının numaralı (7) numaralı bendi gereğince Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların indirimi kabul edilmekle birlikte, (7194 sayılı kanunun 13’’üncü maddesiyle eklenen ve 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak eklenen parantez içi hüküm gereğince) faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmının gider yazılabileceği hüküm altına alınmıştır.

 

Bu defa bentte yer alan amortisman olarak indirim konusu yapılabilecek tutar; özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç 160.000 TL, vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hallerde 300.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir.

 

6) 193 Sayılı Kanun’un “Basit usule tabi olmanın genel şartları” başlıklı 47’nci maddesinde basit usule tabi olmanın genel şartları tek tek sayılmış olup buna göre maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi gereğince, mükelleflerin basit usulden faydalanabilmeleri için; işyeri mülkiyetinin iş sahibine ait olması halinde emsal kira bedelinin, kiralanmış olması halinde ise yıllık kira bedeli toplamının büyükşehir belediye sınırları içinde yahut diğer yerlerde olup olmamasına göre aşağıda belirlenen tutarları aşmamış olması gerekmektedir.

 

2019 ve 2020 yılları için belirlenen kira bedeli toplamları aşağıdaki tablodaki gibidir;

 

Yıl/Şehir Büyükşehirler İçin Yıllık Kira Bedeli Diğer İçin Yıllık Kira Bedeli
2019 9.000 6.000
2020 11.000 7.000

 

7) 193 Sayılı Kanun’un “Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartları” başlıklı 48’nci maddesinde basit usule tabi olmanın özel şartları tek tek sayılmış olup buna göre, mükelleflerin basit usulden faydalanabilmeleri için genel şartları sağlamanın yanı sıra, madde sayılan özel şartları da sağlamaları gerekmektedir. Bu kapsamda;

 

– Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların yıllık alımlarının veya yıllık satışlarının belirlenen tutarı aşmaması,

 

– Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satmanın dışında başka işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatının belirlenen tutarı aşmaması,

 

– Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satmanın yanında başka işlerin de birlikte yapılması halinde yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamının bu durum için belirlenen tutarı aşmaması,

 

gerekmektedir.

 

Basit usulden faydalanmanın özel şartlarına ilişkin hadler, 2019 ve 2020 yılları için, mükelleflerin faaliyet konularına göre aşağıdaki gibidir.

 

Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartlarına İlişkin Hadler
 

 

2019 Yılında Uygulanacak Tutarlar Tutar (TL) 2020 Yılında Uygulanacak Tutarlar Tutar (TL)
Basit Usulde Vergilendirilen Mükelleflerden Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların aşmaları durumunda gerçek usulde vergilendirilmelerinin Sınırı Alım 120.000 140.000
Satım 180.000 220.000
Basit Usulde Vergilendirilen Mükelleflerden Alım Satım dışındaki işlerle uğraşanların aşmaları durumunda gerçek usulde vergilendirilmelerinin Sınırı 60.000 70.000
Basit Usulde Vergilendirilen Mükelleflerden Alım Satım ve diğer işlerin birlikte yapılması (Yıllık Satış Tutarı+İş Hâsılatı) durumunda gerçek usulde vergilendirilmelerinin Sınırı 120.000 140.000

 

8) 193 Sayılı Kanun’un “Mesleki Giderler” başlıklı 68’inci maddesinde, serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilebilecek giderler tek tek sayılmış olup;

 

– Maddenin birinci fıkrasının 4. numaralı bendinde, mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanların indirilebileceği, ancak (7194 sayılı kanunun 14 üncü maddesiyle eklenen ve 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanacak olan parantez içi hüküm gereğince) özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 135.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde amortismana tabi tutarı 250.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmının gider yazılabileceği hüküm altına alınmıştır. Ancak yukarıda geçen ve 01/01/2020 tarihinden itibaren geçerli olacak olan tutarlar, 160.000 TL 300.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir.

 

– Yine 48 Maddenin 5. Numaralı bendine göre, kiralanan veya envantere dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderlerinin serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilebilecek giderler olarak dikkate alınması mümkün olmakla birlikte, (7194 sayılı kanunun 14 üncü maddesiyle eklenen ve 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanacak olan parantez içi hükme göre) binek otomobillerine ilişkin giderlerin en fazla %70’i ve kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 5.500 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabında ödenen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla 115.000 Türk lirasına kadarlık kısmı gider olarak dikkate alınabilecektir. Ancak yukarıda geçen ve gider olarak indirim konusu yapılabilecek özel tüketim vergisi ve katma değer vergisinin toplam tutarı 140.000 TL olarak revize edilmiştir.

 

9) 193 Sayılı Kanun’un “Değer Artışı Kazançları” başlıklı Mükerrer 80. Maddesine göre, taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı ile bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, (2019 yılı için) 14.800 TL’si gelir vergisinden istisna olup bu tutar 2020 yılı için 18.000 TL olarak belirlenmiştir.

 

10) 193 Sayılı Kanun’un “Arizi Kazançlar” başlıklı 82. Maddesine göre,

 

– Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar,

 

– Ticarî veya ziraî bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, henüz başlamamış olan böyle bir faaliyete hiç girişilmemesi, ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen hâsılat,

 

– Gayrimenkullerin tahliyesi veya kiracılık hakkının devri karşılığında alınan tazminatlar ile peştemallıklar (kiracıya ait tesisat ve malların tahliye ve devri sırasında kiralayan veya yeni kiracıya devrinde doğan kazançlar dahil).

 

– Arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hâsılat,

 

arizi kazanç olarak vergiye tabi olup, bu kazançların (henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar hariç) toplamının (2019 yılı için) 33.000 TL’lik kısmı gelir vergisinden müstesnadır.

 

Gelir Vergisi Kanunu’n 82’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan arızi kazançlara ilişkin istisna tutarı 2020 yılı için 40.000 TL olarak belirlenmiştir.

 

11) Normal şartlarda mükelleflerin tüm gelir unsurlarından bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname vermeleri ve beyanı gereken gelirlerini yıllık beyannamede toplanması zorunludur. Ancak Kanun’un 86. Maddesinde tek tek sayılan gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez. Bu kapsamda, 86’ncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin (d) alt bendine göre bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı, 2019 yılı için, 2.200 lirayı aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve gayrimenkul sermaye iratları için beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez.

 

2020 Yılı için bu tutar, 2.800,00 TL olarak belirlenmiştir.

 

12) Kannu’un 89’uncu maddesinde, gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden yapılabilecek indirimler tek tek sayılmış olup buna göre, maddenin (15) numaralı bendine göre, basit usulde tespit edilen ticari kazançların yıllık (2019 yılı için) 11.000 TL’sine kadar olan kısmı (Bu Kanunun mükerrer 20’nci maddesinde yer alan kazanç istisnasından faydalananlar bu hükümden yararlanamaz) gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden indirilebilir.

 

2020 Yılı için bu tutar, 13.000,00 TL olarak belirlenmiştir.

 

13) 193 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan gelir vergisine tabi gelirlerin vergilendirilmesinde esas alınan tarife, 2020 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınmak üzere aşağıdaki şekilde yeniden belirlenmiştir.

 

A-Ücret Gelirleri İçin 2010 Yılı Vergi Tarifesi

22.000 TL’ye kadar 15%
49.000 TL’nin 22.000 TL’si için 3.300 TL, fazlası 20%
180.000 TL’nin 49.000 TL’si için 8.700 TL, fazlası 27%
600.000 TL’nin 180.000 TL’si için 44.070 fazlası 35%
600.000 TL’den fazlasının 600.000 TL’si için 191.070 TL, fazlası 40%

 

B-Ücret Gelirleri Dışında Kalan Diğer Gelirler İçin Vergi Tarifesi

22.000 TL’ye kadar 15%
49.000 TL’nin 22.000 TL’si için 3.300 TL, fazlası 20%
120.000 TL’nin 49.000 TL’si için 8.700 TL, fazlası 27%
600.000 TL’nin 120.000 TL’si için 27.870 fazlası 35%
600.000 TL’den fazlasının 600.000 TL’si için 195.870 TL, fazlası 40%

 

14) 193 sayılı Kanunun “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” başlıklı mükerrer 121 inci maddesinde; ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’ini, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirebilecekleri, ancak hesaplanan indirim tutarının, her hâl ve takdirde (01/01/2019 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere) 1.200.000 Türk lirasından fazla olamayacağı hüküm atlına alınmıştır.

Yukarıda yer alan tutar, 010/1/2020 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere 1.400.000 TL olarak tespit edilmiştir.

15) 193 Sayılı Kanun’un “Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartları” başlıklı 48’nci maddesinde basit usule tabi olmanın özel şartları tek tek sayılmış olup buna göre, mükelleflerin basit usulden faydalanabilmeleri için genel şartları sağlamanın yanı sıra, madde sayılan özel şartları da sağlamaları gerekmektedir. Buna ilaveten bahsi geçen 48’inci maddenin ikinci fıkrasında, Milli piyango bileti, akaryakıt, şeker ve bunlar gibi kar hadleri emsallerine nazaran bariz şekilde düşük olarak tespit edilmiş bulunan emtia için, bu maddenin 1 ve 3 numaralı bentlerinde yazılı hadler yerine özel olarak belirlenecek alım satım hadlerinin uygulanması hususunda Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yetki verilmiştir.

Bu yetki kullanılarak 2019 yılı için 31/12/2018 tarihli ve 30642 üçüncü mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 305) ile belirlenen tutarlar yeniden artırılmıştır.

Buna göre, anılan maddelerin ticaretini yapanların, 2020 takvim yılında da basit usulden yararlanabilmeleri için alış, satış veya hasılatlarının 31/12/2019 tarihi itibarıyla aşağıda belirtilen hadleri aşmaması gerekmektedir:

 

 

Emtianın Cinsi Büyükşehir Belediye Sınırları Dışında Kalan Yerlerde Büyükşehir Belediye Sınırları İçinde Kalan Yerlerde
Yıllık Alım Ölçüsü (TL) Yıllık Satış Ölçüsü (TL) Yıllık Alım Ölçüsü (TL) Yıllık Satış Ölçüsü (TL)
Değerli Kağıt 230.000 260.000 290.000 330.000
Şeker – Çay 180.000 230.000 220.000 280.000
Milli Piy. Bileti, Hemen Kazan, Süper Toto vb. 180.000 230.000 220.000 280.000
İçki (Bira ve Şarap Hariç) – İspirto- Sigara-Tütün 180.000 230.000 220.000 280.000
Akaryakıt (LPG hariç) 260.000 280.000 330.000 390.000

 

Belirtilen bu malların alım satımı ile uğraşanlar hakkında, basit usulün özel şartları bakımından yukarıdaki hadler dikkate alınmak suretiyle, 2/5/1982 tarihli ve 17682 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No:136)’ndeki hesaplamalar doğrultusunda işlem yapılacaktır.

Diğer taraftan, basit usulde vergilendirilen mükelleflerle ilgili 6/12/1998 tarihli ve 23545 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No:215) ile getirilen, belge vermedikleri günlük hasılatları için gün sonunda tek bir fatura düzenlenmesine ilişkin uygulamanın, 31/12/2020 tarihine kadar devam etmesi Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden uygun görülmüştür.

16) 2019 takvim yılında elde edilen bir kısım menkul sermaye iradının beyanında dikkate alınacak indirim oranı uygulaması aşağıdaki şekilde olacaktır.

193 sayılı Kanunun 76’ncı maddesinin 5281 sayılı Kanunun 44’üncü maddesiyle yürürlükten kaldırılan ikinci fıkrasında, 193 sayılı Kanunun 75’inci maddesinin ikinci fıkrasının (5), (6), (7), (12) ve (14) numaralı bentlerinde yer alan menkul sermaye iratlarına (döviz cinsinden açılan hesaplara ödenen faiz ve kâr payları, dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetler ile döviz cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilenler hariç) fıkrada belirtilen indirim oranının uygulanması suretiyle bulunacak kısmın, bu iratların beyanı sırasında indirim olarak dikkate alınacağı belirtilmişti.

 

Kanun’un indirim oranı uygulamasına yönelik 76’ncı maddesinin ikinci fıkrası 1/1/2006 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere 5281 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmakla birlikte, anılan Kanunun geçici 67’nci maddesinin dokuzuncu fıkrası hükmü gereğince 1/1/2006 tarihinden önce ihraç edilen her nevi tahvil ve Hazine bonolarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesinde 31/12/2005 tarihinde yürürlükte olan hükümler esas alınacağından, indirim oranı uygulaması ile ilgili olarak, 305 Seri No.lu GVK Genel Tebliğinde aşağıdaki açıklamalar yer almaktadır.

– İndirim oranı; Vergi Usul Kanununa göre o yıl için tespit edilmiş olan yeniden değerleme oranının, aynı dönemde Devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalama faiz oranına bölünmesi suretiyle tespit edilmektedir.

– Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre 2019 yılı için tespit edilmiş olan yeniden değerleme oranı %22,58’dir. Bu dönemde Devlet tahvili ve Hazine bonosu ihalelerinde oluşan bileşik ortalama faiz oranı ise %19,92’dir.

– Buna göre, 2019 yılında elde edilen bir kısım menkul sermaye iradının beyanında uygulanacak indirim oranı (%22,58/ %19,92 =) %113,35’dir.

– Bu oranlar dikkate alındığında, 2019 yılı gelirlerine uygulanacak indirim oranı birden büyük çıkmaktadır.

– Bu kapsamda, 2019 takvim yılında elde edilen menkul sermaye iratlarından, 1/1/2006 tarihinden önce ihraç edilmiş olan ve 193 sayılı Kanunun 75’inci maddesinin ikinci fıkrasının (5) numaralı bendinde sayılan her nevi tahvil ve Hazine bonosu faizleri ile Toplu Konut İdaresi ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerden sağlanan gelirler indirim oranının birden büyük olması dolayısıyla beyan edilmeyecektir.

– Dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymetler ile döviz cinsinden ihraç edilen menkul kıymetlerden elde edilen menkul sermaye iratlarının beyanında indirim oranı uygulanmayacaktır.

– Ayrıca, ticari işletmelere dahil kazanç ve iratlar için indirim oranı uygulanması söz konusu değildir.

– 193 sayılı Kanunun geçici 67’nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca, anılan Kanunun 75’inci maddesinin ikinci fıkrasının (7), (12) ve (14) numaralı bentlerinde yazılı menkul sermaye iratları 1/1/2006 tarihinden itibaren nihai olarak tevkifat yoluyla vergilendirilmekte olup bu gelirlerin beyanı ve bu gelirlere indirim oranı uygulanması söz konusu değildir.

Yukarıda bahsi geçen düzenlemeler 1/1/2020 tarihinde yürürlüğe girecektir.

Share: